Türkiye’yi yönetmeye talip Altılı Masa’nın siyasi tarihte görülmemiş rezaletlere sahne olan adaylık pazarlığı CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ajandasına uygun şekilde sonuçlandı. Türkiye’nin köklü kurumlarına saldırıyı kendine görev bilen, aldığı suflelerle cumhurbaşkanlığı koltuğunu bir hesaplaşma aracı olarak kullanmak isteyen Kılıçdaroğlu’nun ilk engeli kendi adaylığına ve HDP’nin masa altındaki varlığına isyan eden Meral Akşener’di. Oy oranına bakmaksızın ‘Nasıl daha fazla vekil kaparım’ derdine düşen masanın minikleri kendilerine uzatılan havuçlarla Kılıçdaroğlu’nun yanında saf tuttu. Akşener’in ‘Mansur Yavaş veya Ekrem İmamoğlu aday olsun’ teklifi masada daha önce verilen bu havuçlar sayesinde tartışılmaya bile gerek bulunmadı. Akşener’e gösterilen kapı ilk raundun da bitişini temsil ediyordu.

Masadan itilen Akşener’in yaptığı zehir zemberek açıklamalar ve Yavaş ile İmamoğlu’nu göreve çağırması da ‘demokrat dede’ rolünü oynayan Kılıçdaroğlu’nun elini iyice güçlendirdi. Büyük resimdeki rezaleti konuşmayarak tüm algıları Akşener’e çeviren Bay Kemal’in medyası adeta bir siyasi linç kampanyası başlattı. Kılıçdaroğlu’nun Akşener’i masada en küçük partiden bile daha etkisiz hale getirme oyunu, halk tepkisinin de yönlendirilmesiyle İyi Parti’nin pes etmesine neden oldu. Firari FETÖ’cü Savaş Genç’in ilk kez dillendirdiği ortaya çıkan “Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu icracı cumhurbaşkanı yardımcısı olsun” teklifi de Kılıçdaroğlu’cuların kıvrak diliyle masadaki küçük ortakların da ‘Biz yardımcı olamayacak mıyız’ itirazıyla köpürtülerek İmamoğlu ve Yavaş, ‘Cumhurbaşkanı tarafından uygun görüldüğü tarihte tanımlanan göreve atanacak’ şeklinde bir maddeye dönüştürüldü.

Kılıçdaroğlu’nun CHP’de kaset kumpasıyla alaşağı ettiği merhum Deniz Baykal’ın kızı Aslı Baykal da yaptığı açıklamada “Kılıçdaroğlu başkan seçilirse ilk iş Akşener’i yetkisizleştirir” dedi.

HDP’yle ittifakını açık etmeyen Kılıçdaroğlu, Akşener’i masada etkisizleştirerek bu kapıyı korkmadan açacağı günlere kavuştu. Düne kadar kendi adayını çıkaracağını söyleyerek ‘Bizimle görüşmeye gelmiyorlar’ diye mızmızlanan HDP, Kılıçdaroğlu’nun adaylığının kesinleşmesiyle ellerini ovuşturarak payının peşine düştü. Etkisiz bir Akşener’in olduğu ittifakta daha rahat rol kapacağını düşünen HDP ‘Üzerimize düşeni yapacağız’ diye destek açıklaması yaptı ama şartını da koydu: Ortak adaylığı konuşmak için Kemal Bey’i merkezimize bekliyoruz. Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi’nden “Kendisini HDP’ye bekliyoruz” diyerek Kılıçdaroğlu’na selam çaktı.

‘BEN GÖRÜŞMEM AMA CHP, HDP İLE GÖRÜŞEBİLİR’

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Habertürk TV canlı yayınında yaptığı açıklamada CHP-HDP görüşmesine yeşil ışık yaktı. Akşener, “CHP, HDP ile görüşebilir bu net. Ama bize asla getiremez” dedi.

KENDİ ETTİ, KENDİ BULDU

CHP fondaşı Cumhuriyet’te yayımlanan karikatürde Akşener kolu kırık şekilde gösterilirken üzerinde İmamoğlu ve Yavaş’ın fotoğrafı olan bandaj yer aldı. Halk TV yazarı Mehmet Tezkan yazısında Akşener için “Serum bağlanmış gibiydi. Kendin ettin, kendin buldun” yazdı.

SON TOPLANTIDA DA MİNİKLER DAYILANMIŞ! ‘HANIMEFENDİ ÇOK YORULDUK, İSTİYORSANIZ KALKIN, İŞİMİZE BAKALIM!’

Sabah, Meral Akşener’in masaya dönüşü ve son toplantıda yaşanan ikinci gerginliğin detaylarına ulaştı: DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan söz alarak, “Masayı bir kumar masası, noter masası olarak nitelendirmeniz nezaketsiz ve haksızlık” dedi. Yüzü asılan Akşener yanıt vermeyince Babacan, “Partinizin sözcüsü belediye başkanlarının icracı cumhurbaşkanı yardımcısı olması koşuluyla sizin masaya geri döndüğünüzü açıklıyor. Bundan hiçbir genel başkanın haberi yok” diye çıkıştı. Akşener, “Bu açıklamadan haberim yok” deyince Babacan “Siz partinin genel başkanı değil misiniz?” dedi. Akşener bu sert çıkışla bir kez daha masadan kalkmayı teklif etti. Babacan da “Hanımefendi, biz çok yorulduk. Kalkıyorsanız kalkın, biz de bir an evvel işimize bakalım” restini çekti. Toplantıya verilen arada DEVA, Gelecek ve DP liderlerine hukukçu kurmayları tarafından belediye başkanlarının cumhurbaşkanı yardımcısı olmasının Anayasa’ya aykırı olduğu bilgisi verildi. Masaya dönüldüğünde 3 partinin lideri ‘Yavaş ve İmamoğlu’ için teklifi kabul etmeyeceklerini söyledi. Sonunda seçilecek cumhurbaşkanının Yavaş ve İmamoğlu’nu “uygun göreceği zamanda atayacağı” ifadesiyle krizin üstü kapatıldı.